Ü
Üce: Yüce, yüksek.
Ülfet: Kaynaşma, görüşme, konuşma.
Ümmet: Bir peygambere inanıp bağlanan cemaat.
Ün: Ses, yüksek ses.
Ürek: Yürek.
Ürküşmek: Ürkmek, bir şeyden korkup birden sıçramak.
Üryan: Çıplak.
Üsdüne: Üstüne.
Üsgek: Yüksek, yüce.
Üsgüf: Üsküf.
Üsküf: 1. Başlık, serpuş 2. Simle bezeli baş örtüsü. 3.Genç kızların ve gelinlerin giydikleri, genellikle kırmızı renkli, ince keçe, şayak ya da çuhadan yapılmış başlık.
Üşe: (Üşmek) Toplanmak, üşüşmek.
Üz: Yüz, çehre.
Üzdürmek: Sızdırmak, süzdürmek.
Üzmege: Üzmeye.
|